Enerji krizi kaynaklı yüksek fiyatlar uzun süre devam edecek!
Enerji krizi kaynaklı yüksek fiyatlar uzun süre devam edecek!
Son bir yıldır dünyayı etkisi altına alan enerji krizinin yarattığı yüksek elektrik ve doğal gaz fiyatlarının en az 2025'e kadar devam edebileceği öngörülüyor
Ekonomilerin Kovid-19 salgınından toparlanmaya başlaması sonrası arzın enerji talebindeki artışa yetişememesi sonucu geçen yıl eylül itibarıyla kendini hissettirmeye başlayan enerji krizi, Rusya'nın Ukrayna'da başlattığı savaşın ardından boyut değiştirdi.
Mevcut arz-talep dengesizliğine ek olarak Batılı ülkelerin savaş nedeniyle Rusya'ya uyguladığı yaptırımlar ve Rusya'nın özellikle Avrupa'ya gaz arzını önce kademeli olarak, son olarak da süresiz bir şekilde kesmesi enerji krizini tırmandırdı.
Geçen yıl eylülün başında Avrupa'da en fazla derinliğe sahip Hollanda merkezli doğal gaz ticaret noktası TTF'de işlem gören vadeli kontratların fiyatı megavatsaat başı fiyatı 30 Euro seviyesindeyken, fiyatlar bir yıl boyunca sürekli artış gösterdi ve yüzde 1000 artışla geçen hafta megavatsaat başına 346 Euro'yu gördü.
Doğal gazın megavatsaat başı fiyatı savaşın başlamasından önceki gün olan 23 Şubat'ta ise 87 Euro seviyesindeydi. Doğal gazın Avrupa'nın elektrik üretimindeki payının yaklaşık yüzde 25 olması nedeniyle, yüksek gaz fiyatları elektrik üretim maliyetlerine de artış olarak yansıdı.
Kömür fiyatlarının da bu süreçte rekor seviyeye ulaşması ve arz endişeleri nedeniyle Avrupa'nın gösterge elektrik piyasalarından Almanya'da ağustosta elektrik fiyatları ilk kez megavatsaat başına 700 Euro'yu geçti. Bu rakam 6 ay önce 128 Euro, 1 yıl önce 82 Euro, 2 yıl önce 35 Euro seviyesindeydi. Böylece, elektrik fiyatları da enerji krizinin başından beri yaklaşık yüzde 755 arttı.
Avrupa elektrik fiyatlarındaki artışlar, politika yapıcıları elektrik piyasasına müdahale etme konusunda harekete geçirdi.
GAZ FİYATI MART-AĞUSTOS DÖNEMİNDE YÜZDE 370 YÜKSELDİ
Londra merkezli düşünce kuruluşu Ember Kıdemli Enerji ve İklim Analisti Sarah Brown, enerji krizinin kısmen salgın sonrası arz-talep dengesizliği nedeniyle oluştuğunu fakat Rusya'nın hamlelerinin savaştan öncesinde de Avrupa Birliği'ndeki (AB) gaz fiyatlarındaki artışa yol açtığını belirtti.
"EN AZ 2025'E KADAR..."
Gazprom'un stratejik davranarak AB'deki gaz depolarını doldurmadığını dile getiren Brown, şu bilgileri paylaştı:
"Rusya, gaz talebi arttığında AB'ye doğal gaz akışını da artırmadı. Temmuz-Aralık 2020'de megavatsaat başı ortalama 11 Euro olan TTF fiyatı Temmuz-Aralık 2021 döneminde ortalama 70 Euro'ya yükseldi. Bu artış savaş nedeniyle değildi ama savaş gaz krizini ağırlaştırdı. Mart ayında megavatsaat başı 216 Euro'ya kadar çıkan TTF fiyatı temmuz ve ağustosta yeni rekor seviyelere ulaştı. Bu artışlar Kuzey Akım üzerinden gaz akışının önce yüzde 20'ye kadar düşürülmesi ve Rusya'nın gazın tamamen kesileceğine ilişkin tehditleri sonrası meydana geldi. TTF fiyatları Mart-Ağustos 2022 döneminde megavatsaat başı ortalama 136 Euro oldu. Bu rakam geçen yılın aynı döneminde megavatsaat başı ortalama 29 Euroydu. Yani bu dönemde ortalama fiyatlar üzerinden yüzde 370 artış yaşandı. Avrupa gaz fiyatlarının en az 2025'e kadar megavatsaat başına 100 Euronun üzerinde kalması bekleniyor. Bu seviyedeki fiyatlar, elektrik üretiminde doğal gaz kullanılmaya devam ettiği sürece elektrik için de yüksek fiyat anlamına geliyor."
"TALEBİ VE GAZ KULLANIMINI AZALTMAK İÇİN SOMUT ADIMLAR GEREKLİ"
Enerji Ekonomisi ve Finansal Analiz Enstitüsü (IEEFA) Avrupa Analisti Ana Maria Jaller-Makarewicz de enerji krizini tetikleyen arz-talep sorunlarına dikkati çekerek, "Aşırı hava olayları nedeniyle enerji talebinin artması ve nükleerden elektrik üretiminde yaşanan sorunlar da krizin diğer faktörleri arasında yer alıyor. Gaz ve elektrik fiyatlarının önümüzdeki 1-2 yıl daha aşırı yüksek kalabileceğini ve sonrasında biraz olsun düşüş yaşanmasına rağmen gelecek 5 yılda yüksek fiyatların bizimle olacağını düşünüyorum." öngörüsünde bulundu.
AB'nin REPowerEU planında enerji krizini çözmek için iddialı hedefler belirlediğini anımsatan Jaller-Makarewic, ülkelerin birlikte hareket etmemesi durumunda bu hedeflerin uygulanmasında sorunlar yaşanabileceğini dile getirdi.
Jaller-Makarewic aynı zamanda ülkelerin doğal gaz altyapısını genişleterek doğal gaz tedarik sorunlarına çözüm bulma ihtimalinin de bir risk oluşturduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Hükümetler şimdiden başlayarak doğal gaz ve elektrik talebini düşürmek ya da gazın payını azaltmak için somut çözümler sunmalı. Bunlardan birisi geniş çaplı bir programla ısı pompalarının yaygınlaştırılması olabilir."
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.